Yeter demek istiyorum. Hadi "mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır" dedik ses etmedik. Nisan geldi, "küresel ısınma, dengesiz hava" dedik geçiştirdik. Ama insaf, mayıs geldi, insanlar denize giriyorlar bazı yerlerde, biz hala yağmurdu, rüzgardı, basık havaydı, hastalıktı, depresyondu sürünüyoruz. Aldığım kıyafetleri giyemiyorum, çünkü sabah çıkan güneşin öğleden sonra orada olmayacağını biliyorum. Vücudumun güven duygusu yerle bir olmuş durumda, ne bana güveniyor ne havaya... Tehlikedeki hayvanlar gibi korkusunu saçıyor etrafa.
Hava koşullarından sorumlu her kimse sesleniyorum: "Ya havaya, ya da boğazlarıma söz geçir. Yoksa bozuşucaz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder